17 Eylül 2011 Cumartesi

PAPAZIN BAĞI

Bunca yıldır Ankara'da yaşıyor olmama rağmen daha hiç meşhur "Papazın Bağı" denilen yeşil bir vadi içine kurulu çay bahçesi/lokantaya gitmek nasip olmamıştı. Ankaralılar bilirler burası nezih semtimiz Gazi Osman Paşa'da 1923 yılında, gerçekten bir papaza ait olan bağ alınarak yıllar içerisinde sahipleri elleriyle ağaçları dikerek şehrin göbeğinde bir vaha yaratmışlar. Bizde Bayramın sonunda Pazar günümüzü kuzenlerle nostaljik bir Çankaya günü yaşamaya ayırdık ve sabahtan soluğu önce Papazın Bağında aldık. Gerçekten de sanki şehrin içinde değilmişiz gibi huzur dolu bir ortam. Bölüm bölüm oturma yerlerinden birine kurulup semaver istedik. Kimimiz gözleme yedi, kimimiz sahanda sucuklu yumurta. Fiyatlar da gayet makul.











En kısa zamanda tekrar gelmek üzere soluğu Tunalıda aldık. Caddeyi sağlı sollu arşınladıktan sonra, Kuğulu Park'a selam verildi ve artık atıl durumdaki Atakule'ye gidildi. Kuleye çıkmak fahiş geldiğinden, daha önce görmeyenler çıktı.



Atakule'ye gelmişken tabii ki yıllardır gezmediğim Botanik Park'a uğradık. İngiliz Elçiliğinin bahçesine komşu olduğundan eski günlerimi yad ettim.
Günün yorumu: Etraf kalabalık olmayınca gezmenin tadı daha başka oluyor!



    

1 yorum:

  1. Ahhh ankara ah..cok ozledimm, universteyi orada okudum..papazin bagina ne cok giderdikkkk:)

    YanıtlaSil

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...